Bu marketlerin hiçbir personeli/çalışanı yok, giriyorsun seçiyor ve paranı bırakıp alıyorsun. Ne reyon görevlisi, ne kasiyer ne de mağaza sorumlusu!..
Güney Norveçte; havuç, pırasa, yumurta, maydanoz, reçel gibi ürünlerin satıldığı, güzel mi güzel çiftlik marketleri mevcut. Bu marketlerde çalışan da yok.
Ürünü alıp tartıyorsunuz, fiyatına bakıp ne kadar ödeyeceğimizi hesaplıyor, parayı bırakıp gidiyorsunuz, hepsi bu.
CEO Tim Cook’un bahsettiği 350 genç geliştiricileri arasından en çok dikkat çeken de henüz sadece 9 yaşındaki Avustralyalı Anvitha Vijay oldu.
9 yaşındaki çocukların kod yazabildiğine değinen Cook’un yanı sıra Anvitha Vijay’ı ayıran başka bir özelliği bulunuyor. 9 yaşındaki Vijay büyüklerinden daha iyi kod yazıyor!
Apple’ın 9 yaşındaki kod geliştiricisi
9 yaşındaki Anvitha Vijay, USA Today’a verdiği ropörtajda, kodlama konusunda henüz kat etmesi gereken oldukça uzun bir yol olduğunu belirterek söze başlarken, iOS platformuna geliştirdiği uygulama hakkında bilgiler verdi.
“Animal Smartkins” adındaki uygulamasının çocuklara hayvanları öğretmek amacıyla hizmet verdiğini belirten Vijay, uygulamanın 5 yaş altı çocuklara uygun olarak eğitim amaçlı olduğunu dile getirdi.
Bu etkinlikte olmanın ve birçok insanla konuşmanın kendisi açısından bir rüya olduğunu söyleyen Vijay, Tim Cook’un gerçekten çok iyi birisi olduğunu sözlerine ekledi.
7 yaşında YouTube’dan izlediği öğretim videoları kodlamaya başlayan Vijay, küçük kardeşinin hayvanları öğrenme gereksinime karşılık olarak uygulamayı meydana getirdi.
Apple’ın yeni programlama dili olan Swift’e yönelik olarak Xcode’u kullanan Vijay, 13 yaşın altında olup, iTunes hesabına sahip olamaması nedeniyle annesinin telefonundan uygulamasını yükleyebildi.
Vijay, şimdi ise “GoalsHi” adlı öğrencilere yönelik olarak bir uygulama üzerinde çalışıyor. Swift kodu kullanarak meydana getirilecek ikinci uygulama, öğrencilere sınıf içerisinde özgüven aşılama odağında olacak.
Çeşme’de gelen ihbar üzerine yapılan operasyonda, 2 binden fazla tarihi eser ele geçirildi.
Tarihi eser kaçakçılığınınönlenmesine yönelik çalışmalar kapsamında 35 yaşındaki M.B.’nin elinde çok sayıda tarihi eser bulunduğu ve bunları satmaya hazırlandığı istihbaratı alındı. Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube ekipleri tarafından Çeşme’de yapılan operasyonla M.B. ve 48 yaşındaki Ü.K.K. yakalandı. Şüphelilerin ev ve işyerlerinde farklı dönemlere ait toplam 2 bin 263 tarihi eser, ruhsatsız 1 tabanca ve 6 mermi ele geçirildi.
Klasik, Hellenistik, Roma ve Bizans… Ne Bulduysa Toplamış
Tarihi eserler ile ilgili olarak İzmir Müze Müdürlüğü tarafından yapılan incelemede Klasik, Hellenistik, Roma, Bizans ve İslami dönemlere ait gümüş ve bronzdan yapılmış toplam 1159 sikke, 30 pişmiş toprak bulla, Roma dönemine ait 3 pişmiş toprak kandil, Helenistik döneme ait 13 pişmiş toprak figürün başı, 2 pişmiş toprak mask, 1 pişmiş toprak erkek heykelciği, 1 pişmiş toprak kulp, Bizans dönemine ait 1 bronz haç, İslami döneme ait 1 bronz mühür, 1 kurşun bulla, 1 pirinç ağırlık, 4 bronz obje olmak üzere toplam 1217 eserin 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkları Kanunu kapsamında orijinal tarihi eser olduğu, 28 bronz obje ve 1018 sikkenin ise sahte olduğu tespit edildi.
M.B. ve Ü.K.K ifadelerinin ardından savcılıkça, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Kağıthane’de babasını öldürdüğünü düşündüğü kişi için 2002 yılında tuttuğu kiralık katili başka kiralık katil olan iki kişiye öldürttüğü öne sürülen şüpheli yakalandı.
21 Ekim 2015’te Kağıthane’de caddede yürüyen Murat Aydemir, kimliği belirsiz kişilerin silahlı saldırısına uğradı.
Ağır yaralanan Aydemir, ambulansla hastaneye kaldırılırken kendisine O.Y ve yanındaki iki kişinin ateş açtığını söyledi. Aydemir, hastanede yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
Olayla ilgili çalışma başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, teknik ve fiziki takibin ardından Aydemir’in öldürülmesine ilişkin O.Y (42), A.Y (43) ve U.T’yi (27) gözaltına aldı.
O.Y’nin Aydemir’i, babasının 1997’de öldürülmesinden sorumlu tuttuğu Ali D’yi öldürmesi için parayla kiraladığı ortaya çıktı.
Aydemir’in Ali D’ye 21 Şubat 2002’de Yeşilköy’de bir otelin önünde silahlı saldırı düzenlediği, Ali D’nin olaydan yaralı kurtulduğu tespit edildi.
Bu saldırının ardından yeteri kadar para alamadığını savunan ve kendisine bakılmadığını düşünen Aydemir’in O.Y’yi 2013’te ayaklarından vurduğu öğrenildi.
O.Y’nin, tehditlerine devam ettiği öne sürülen Aydemir’i öldürmek için. A.Y ve U.T’yi kiraladığı, olay günü üç kişinin aracın içinden Kemerburgaz Caddesi’nde yürüyen Aydemir’e ateş ettiği belirtildi.
Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen üç şüpheli, çıkarıldıkları mahkemece serbest bırakıldı. Ancak daha önceden kesinleşmiş hapis cezaları bulunan üç şüpheli cezaevine gönderildi. Öte yandan, 2013’te Aydemir tarafında ayaklarından vurulan O.Y’nin şube çıkışında koltuk değnekleriyle yürüdüğü görüldü.
Şüphelilerden O.Y’nin babası Necati Y’nin 1978’de Muharrem D’yi öldürdüğü ve bu nedenle cezaevinde yattığı öğrenildi. Necati Y’nin cezaevinden çıkmasının ardından iki aile arasında husumetin başladığı, silahla yaralama olaylarının yaşandığı bildirildi. Necati Y’nin, 30 Eylül 1997’de oğlu O.Y ile araçta bulunduğu sırada silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybettiği belirtildi. Olayda yaralanan O.Y’nin, babasının intikamını almak için 2002’de Murat Aydemir’i kiralık katil olarak tuttuğu tespit edildi.
Köyün imamı Zafer Gerek, “Ben komünistin salasını da okumam, cenazesini de kıldırmam” dedi, cenaze namazını komşu köyden getiren imam kıldırdı.
“Komünist Çavuş”un ölümü üzerine köyün eski muhtarı İbrahim Durmuş, imam Zafer Gerek’in evine gitti, “Hocam Durmuş Çavuş vefat etti, yarın cenazesini kaldıracağız bugünden bir sala versen” ricasında bulundu. Ancak, imam sala okumayacağını, cenaze namazını da kıldırmayacağını söyleyince eski muhtar şaşırdı.
İmamın bu tutumu “Komünistin cenazesi kılınır mı, kılınmaz mı?” tartışmasına neden oldu. Cenaze ortada kalınca, durum CHP il yöneticilerine bildirildi, müftülükten cenaze namazının kılınabilmesi için yardım istendi.
Cinali Köyü İmamı Vatan Taşdemir, Kurttepe Köyüne getirilerek Cuma namazı sonrası kılınan cenaze namazı sonrasında “Komünist Çavuş” toprağa verildi.
“İnsanları komünist, solcu diye ayırma hakkı yok”
İmamın cenaze namazını kıldırmamasının yarattığı gerginliğin giderek büyümesi üzerine Jandarma timleri köyde sıkı önlemler aldı, imam da köy dışına çıkarıldı. Bu gelişmeler üzerine Kurttepe Köyü İmam Zafer Gedik İl Müftülüğü tarafından görevden alındı.
İmam görevden alındı
Cenaze namazına katılan Pınarbaşı İlçe Müftüsü Reşat Üstün’de, imamım hiçbir şekilde mazeret gösterme hakkı olmadığını, ancak görevden alınan imamın ölen Durmuş Çavuş’un cenaze namazını komünist olduğu için değil aralarında şahsi bir mesele olduğu için kıldırmadığını, bunun da hiçbir şekilde mazeret olarak kabul edilemeyeceğini, bu nedenle derhal görevden aldıklarını söyledi.
İnşaat mühendisi Gözde Şafak Sezer, 28 Nisan 2016’da tatil için yaşadığı Gaziantep’ten KKTC’ye giderek Nuh’un Gemisi Oteli’ne yerleşti. 30 Nisan saat 00.30’da otelin kumarhanesindeki slot makinelerinden birinde oyun oynarken ‘jackpot’ yaparak 4 milyon 500 bin 51 TL ikramiye kazandı.
Ancak yetkililer makinenin başına geldiğinde ödenecek rakam konusunda tartışma başladı. Yetkililer ikramiyeyi ödemeyeceklerini söyledi.
“Bu kadar para yok”
Polis ve Casino İşletmecileri Birliği’ne giden Gözde Şafak Sezer yaşadıklarını şöyle anlattı: “Bana 4.5 milyon TL kazandığımı ama kendilerinin böyle bir tutarı ödeyebilecek durumda olmadıklarını ifade ettiler. Hatta çok daha az bir ikramiyeyi bile ödeyecek para olmadığı söylendi. Ödemede ısrarcı olduğumuzu gördükleri zaman ise bunun makinedeki teknik bir hatadan kaynaklandığını ve böyle bir para kazanmadığımızı söylediler.”
Bakanlık el koydu
Başvuruların ardından Maliye Bakanlığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Şans Oyunları Kurulu ise bu olayla ilgili olarak Perşembe günü Devlet emlak ve Malzeme Dairesi Müdürü Eralp Münür Pınar başkanlığında toplanarak incelemeyi başlattı. Dün otel ve kumarhanenin yetkilileri Lefkoşa’da kurul önünde ifade verdi.
Ünlü sunucu Burcu Esmersoy, reklamlardan en çok kazanan ünlüler arasında… Son dönemde birçok markanın reklam yüzü olan Burcu Esmersoy bu kez de bir vitamin-gıda takviyesi ürününün tanıtımında boy gösterdi.
Tuna Aksu ile yaşadığı aşkla da sık sık gündeme gelen ve şu sıralar Monaco’da tatil yapan Esmersoy’un bu reklam filminden 500 bin TL kazandığı iddia edildi.
28 saniyelik reklamda boy gösteren Esmersoy, cebine saniyede yaklaşık 18 bin TL koydu. Daha önce bir turizm firmasıyla 300 bin liraya el sıkışan Esmersoy, sonrasında da 400’er bin TL’ye bir gıda ve kozmetik reklamında boy göstermişti.
Boyları 4 metreyi bulan balinalardan bazıları adadaki köylüler tarafından tekrar denize götürüldü.
Ada sakinleri balinaları kurtarmak için seferber oldu. En büyük balinanın boyu 4 metreyi bulurken, balinaların neden kıyıya vurduğu bilinmiyor.
Kurtarılan balinalar tekrar denize döndürülürken, balinalardan bazıları öldü.
Multan’daki olay Salı günü sabah erken saatlerde yaşandı. Vücudunda % 50 oranında yanık oluşan 20’li yaşlarındaki erkek, Multan’daki bir hastanede tedavi altına alındı. Erkeğin ailesi, çiftin beraber olduğunu ancak oğullarının evlenmek istemediğini söyledi.
Gözaltına alınan kadın ise saldırıya uğradığını ve kendisini savunduğunu ifade etti. Pakistan’da her yıl yüzlerce asit saldırısı yaşanıyor. Erkeklere kıyasla saldırıya maruz kalanlar daha çok kadınlar oluyor.
‘Çığlık Atıyordu’
Yerel gazeteciler erkeğin, kadının evinden çıkarken tökezlediğini, çığlık attığını aktardı.
Pakistan’da asit saldırısının kurbanlarından yüzde 80’i kadın. Bir polis de erkeğin, ‘her zaman olduğu gibi kadının evine gittiğini ve kadınla evlenmeyi yeniden reddettiği için kadının tüm vücuduna asit attığını’ söyledi.
Yetkili, erkeğin saldırı anında arkasını döndüğü için yüzünün zarar görmediğini ancak sırtının yandığını kaydetti. Pakistan televizyon kanalı Dunya TV, ülkedeki asit saldırılarının yüzde 80’inde kurbanın kadınlar olduğunu söylüyor.
Asit Kolay Bulunuyor
Uzmanlar, Güney Asya’da asidin çok kolay bulunduğunu ve genellikle saldırıların aile içi tartışmalardan veya evlilik tartışmaları sonucu yaşandığını belirtiyor.
2015’te Antalya’da gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi’nde Belek’te Obama’yı ağırlayan otel, zirve boyunca Obama’ya özel jestler yaparak Obama’nın Antalya’dan memnun ayrılmasını sağlamıştı. Memnuniyet karşısında otel yönetimi ve çalışanların çabasını karşılıksız bırakmayan ABD Başkanı Obama’da Beyaz Saray’dan ıslak imzasını taşıyan bir mektup kaleme aldı. Genel Müdür Ali Kızıldağ’a hitaben başlayan ve beyaz A4 kağıda yazılı mektupta Obama misafirperverlikten duyduğu memnuniyeti dile getirerek otelin çalışmalarında başarılar diledi. Nisan ayında kaleme alındığı öğrenilen mektup kargoyla 14 Haziran’da otele ulaştırıldı.
“Karşılama beni gerçekten çok etkiledi”
Başkan Barack Obama, otelin Genel Müdürü Ali Kızıldağ adına gönderdiği mektubunda şu ifadelere yer verdi: “Türkiye’ye yapmış olduğum son ziyaretimdeki yardımlarınız için içten teşekkürlerimi iletiyorum. Yapılan sıcak karşılama beni gerçekten çok etkiledi ve ziyaretimizin başarılı geçmesindeki rolünüzden dolayı minnettarım. Tüm nazik yardımlarınız için tekrar teşekkür ediyorum. Her şeyin gönlünüzce olması dileğiyle. Saygılarımla.”
“Nisan’da kaleme almış, anca geldi”
Obama’nın teşekkür mektubunu alan Genel Müdür Ali Kızıldağ, şöyle dedi: “G-20 Zirvesi’nde ABD Başkanı Obama’yı otelimizde misafir ettik. Yaklaşık 550 delegesiyle otelimizde ağırlamıştık. Otelimizde konakladığı sırada otelimizi ve hizmetlerimizi çok beğendiğini söylemişti. Dün kargodan bir zarf aldım. Baktığımda ‘Beyaz Saray’ ve ‘first class’ yazısı ve ‘zarfı buruşturmayın’ yazıyordu. Ben de zarfı görünce şok oldum. Delegasyonlardan tatil için geleceğini söyleyenler vardı. ‘Acaba rezervasyon yazısı mı?’ diye düşündüm. Zarfı açıp baktığımda Başkan Obama’nın mektubu ile karşılaştım. Nisan ayında kaleme almış. Bize ancak ulaştı.”
