Boş Hollanda hapishanelerinden mültecilere ev

Hollanda hükümeti, yeniden kullanım ve geri dönüşüme ilginç bir yaklaşım getirerek, sığınma talebinde bulunan mültecileri barındırmak için boş duran uygun hapishanelerini yersiz yurtsuz yabancıların kullanımına açtı.

,Q6-u4ZQxQEO3wGFImMuQeQ

Suç oranındaki düşüş yüzünden atıl duran hapishanelere mülteciler yerleştiriliyor. Ülkedeki suç oranı ve hapishane nüfusunun yıllar içinde giderek düşmesiyle birlikte, onlarca cezaevi tamamen kapatılmıştı.

,WEYgONEsgU-T2y4ENiC9Zw

Mülteci Kabul Merkez Müdürlüğü (COA), göçmen sayısında yaşanan artışla birlikte çözümü hapishaneleri açmakta buldu. Hollanda’ya sadece geçen yıl 50 bin mülteci geldi.

72’lik Hintli nine anne oldu

Hindistan’da yaşayan Daljinder Kaur 72 yaşında doğum yaptı. Tüp bebek tedavisiyle ilk çocuğunu doğuran Kaur, dünyanın en yaşlı annesi unvanına da sahip oldu.

imgres

46 YILDIR EVLİLER

Dünyanın en yaşlı annesinin, eşi Mohinder Singh Gill ise 79 yaşında.  Yaşlı çift 46 yıldır çocuk sahibi olmaya çalıştıklarını en sonunda para biriktirerek tüp bebek tedavisini denediklerini belirtti.

Başarısız geçen ilk 2 denemenin ardından Diljander Kaur hamile kalarak 19 Nisan’da sezaryen doğum yaptı.

lnbtf64f

HİNDİSTAN’DA YAŞLI ANNE TARTIŞMASI

Hindistan’da 72 yaşındaki bir kadının anne olması, tüp bebek tedavisinin etik olmasıyla ilgili bir tartışma başlattı.  Hindistan Sağlık Konseyi tüp bebek tedavisinin 50 yaşının üstündeki kadınlara uygulanmasını yasaklayan bir tasarı hazırladı.

 

Hindistan’da 2 binin üzerinde doğum kliniği ve 33 binden fazla kadın doğum doktoru bulunuyor.

Microsoft Bitkileri Konuşturdu!

Microsoft’un konuk sanatçısı Helene Steiner’in geliştirdiği projesyle, doğal dil araştırması, biyoloji, tasarım ve mühendisliği bir arada kullanılarak, dil aracılığıyla bitki-insan iletişimi sağlayan ilk arayüz oluşturuldu.

helene-steiner-project-florence-microsoft-research-designboom-header

Bitkiler çok büyük miktarlarda veriyi elektriksel ve kimyasal sinyaller ile sentezleyebiliyor ve kendi çıkarları doğrultusunda bilinçli bir şekilde kendilerinde, komşularında ve çevrelerindeki alanda değişiklik yapabiliyor. Hücre depolarizasyonu sebebiyle oluşan bu sinyaller tüm bitkiyi, ve stres gibi bölgesel uyarıcılar için tetikte tutuyor. Bu sinyaller canlı organizmaların en evrensel özelliklerinden birisi.

prt_450x287_1434896842

Florence projesinde bitkilerin farklı ışık frekanslarına duyarlılığından faydalanılarak, güdümleme yoluyla bitkide tepkilerin tetiklenmesi sağlandı. Daha sonra bitkiler ve doğal dil işlemleri arasındaki benzerlikler karşılaştırıldı.

large_project-florence-microsoft-research-plant-communication-talk-2

Elektriksel bitki tepkileri doku üzerinde ve tüm bitki seviyesinde bitkiye iliştirilen elektrotlar ve açık kaynaklı bir biyoelektrik sinyali paneli sayesinde ölçülebiliyor. Florence projesi bitkilere tepki veren, doğal çevremizle nasıl iletişim kurduğumuza dair yeni algılar oluşturan canlı maddeler olarak yaklaşıyor. Bu da doğal çevremizle ilkel yollarla da olsa iletişim kurma/konuşma olanağı sağlıyor.

large_microsoft-research-project-florence-talking-plant-4

Florence Projesi gelecekte yapılacak çevresel araştırma, biyolojik sensör ve gen ifadesi uygulamalarının yanı sıra dijital ve doğal dünyalarımızı birleştirecek yeni fırsatlar için bir temel oluşturuyor.

“Ben balık değilim, insanım insan!”

Henüz bir yaşındayken yakalandığı balık pulu hastalığı yüzünden özellikle sıcak havalarda vücudunda kaşıntı olan ve acılar çeken 19 yaşındaki Suriyeli genç, iyileşmek için dua ediyor. Kameralara konuşmaktan çekinen Muhammet Kulel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastalığı yüzünden acılar çektiğini söyledi. Özellikle sıcak havalarda vücudunun her yerinin kaşındığını dile getiren Kulel, derisinin de döküldüğünü aktardı.

Vücudundaki izlerin görüntüsünün de kendisini rahatsız ettiğini belirten Kulel, “Evimiz yok, paramız yok ama ben yetkililerden bu hastalığıma çare bulmalarını istiyorum.” dedi. Savaşta yaşadıkları acıların yanı sıra oğlu Muhammed’in 1 yaşında yakalandığı balık pulu hastalığı nedeniyle de çok acı çektiğini ifade eden Mastov, Türkiye’ye gelmeden önce oğlunu 15 günde bir Şam’da hastaneye götürdüğünü, doktorlar tarafından hazırlanan bir ilacı kullanarak oğlunun acılarını bir nebze de olsa dindirdiğini anlattı.

Türkiye’ye geldiklerinde bu imkanı bulamadıklarını anlatan Mastov, Akçakale’de oğluyla boş bir arazide kurdukları çadırda hayırsever insanların yardımıyla zor şartlar altında yaşamlarını sürdürdüklerini vurguladı.

 

EURO2016 ev fiyatı artışı şampiyonu Türkiye

Gazete Euro 2016’ya katılacak ülkelerde yaşanan emlak değeri artışı üzerinden bir sıralama yaptı. Buna göre Türkiye’de son 5 yılda konutların ortalama değeri yüzde 91.3 arttı. Türkiye’de satılan konutların metrekare fiyatı ortalama 198 TL oldu.

Savills analisti Yolande Barnes, “Türkiye gelişmekte olan ekonomilerin tipik özelliğini ortaya koyuyor” diye konuştu. Barnes sözlerine şöyle devam etti: İstanbul’daki hızlı şehirleşme bu rakamları yukarı çekiyor. Ev almak isteyen bir genç nüfus var.

istanbul-large_trans++NadeZm0KzkFwpSYJhHDpPekstsLJpFSoh9T5n3r_Lqk

Akıllıca adımlar atılırsa, emlak balonu çıkmaz

Türkiye’de emlak piyasasının şu an için iyi gittiğini belirtirken düşüncesizce hamleler yapılmazsa ortaya bir emlak balonu çıkmayacağını belirtti.

KPMG araştırma merkezinin emlak piyasası direktörü Jan Crosby de Türkiye piyasasına ilişkin yorumlarda bulundu.

seaoul-large_trans++jJeHvIwLm2xPr27m7LF8meIXyYL3FtpSLfbzyKLr2lI

“Yeni kurumsallaşan bir olgu Türkiye…”

Crosby, “Mortgage piyasası Türkiye’de yeni kurumsallaşan bir olgu. Aniden ortaya güçlü bankalar çıktı, bu bankaların borç verebilme kapasiteleri yüksek. Fakat bu durum ev fiyatlarının da yükselmesine neden oluyor” diye konuştu.

Türkiye’nin ardından İzlanda son 5 yılda emlak fiyatlarının yüzde 42 yükselmesiyle ikinci, son beş yılda fiyatlardaki yüzde 27 artışla Avusturya üçüncü oldu.

Okula gitmek için 800 metrelik uçurumu tırmanıyorlar

Sichuan bölgesindeki Atuler köyünde eğitim almak için okula gitmek isteyen öğrenciler, 90 derecelik açıya sahip oldukça tehlikeli ve dik bir uçurumun üzerinde merdivene tırmanıyor.

1326

Yaşları 6 ile 15 arasında değişen öğrenciler, hiçbir güvenlik önlemi almadan okula gitmek için her gün hayatlarını riske atıyor. Bu egzotik okul yolculuğu, kısa sürede tüm dünyada geniş yankı buldu.

1325

Köylülerden bir kişi bugüne kadar tehlikeli yolculuğa deneyimleyen 7,8 kişinin hayatını kaybettiğini ifade etti.

AVM’de öpüşen gençleri uyardı, dört yerinden bıçaklandı

Yalova’da bir alışveriş merkezi içerisinde öpüşen genç çifti uyaran 42 yaşındaki Metin Kapsete, bıçaklı saldırıya uğradı. Ağır yaralanan Kapsete, hastanede tedaviye alındı.

Geçtiğimiz cumartesi bir alışveriş merkezine giden Metin Kapsete, içeride sarılarak öpüşen bir çiftle karşılaştı. Kapsete, gençlere umuma açık bir yerde öpüştürklerini belirterek uyardı. Bunun üzerine çıkan tartışma sonucu Kapsete, uyardığı 20 yaşındaki Oğuzhan G. tarafından alışveriş merkezinin yürüyen merdivenlerin olduğu kısımda bıçaklandı.

4 yerinden bıçaklanan Kapsete, ambulansla Yalova Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Hayati tehlikesi bulunan Metin Kapsete, tedaviye alınırken, Oğuzhan G. ise çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından adli kontrol kararı ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Olayla ilgili soruşturmaya başlandı.

Kanpurlu Singh kumar bahsinde karısını kaybetti

Kanpur’da yaşayan Ravinder Singh, kriket maçı için oynadığı bahislerde tüm parasını kaybedince son çare olarak eşi Jasmeet Kaur üzerine bahis oynamaya karar verdi. Singh bahsi kaybettikten sonra kayıplara karışırken, rakipleri de eşi Kaur’u evinde ve sahip olduğu dükkanda taciz etmeye başladı.

cheer-1464598461

Times of India gazetesine konuşan emniyet yetkilileri, “Olayın nedenini daha sonradan anladık. Bu durum gerçekten şoke edici” dedi.

dc-Cover-pt3kpv8f4nm5gepagp9g48u5r6-20160529093722.Medi

2011’de evlenen çiftin birlikteliğinin son dönemde pek iyi gitmediği, ticaretle uğraşan Ravinder Singh’in işleri iyi gitmeyince karısını takılarını kendisine vermeye zorladığı ve kumar tutkusu yüzünden her şeyini kaybettiği belirtildi.

Ordulu öğrenciler mayın arama ve etkisizleştirme aracı icat etti

Ordulu lise öğrencileri, hazırladıkları proje kapsamında mayını algılayan ve askeri araca görsel ve sesli uyarı veren araç geliştirdi.

imgres

Altınordu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencileri, öğretmenleri İrfan Ardıç yönetiminde, Mayın Arama ve Etkisizleştirme Robot Aracı’nı (MAVERA) tasarladı

Terör olayları ve mayın arama faaliyetlerinde verilen zayiat haberlerinden etkilenen öğrenciler, tasarımlarıyla Milli Eğitim Bakanlığınca Gaziantep’te düzenlenen 10. Uluslararası Robot Yarışması’na katıldı.

En İyi Tasarım ödülü

Mayını algılayan ve askeri araca görsel ve sesli uyarı veren araç, yarışmada serbest kategoride “En İyi Tasarım” ödülüne layık görüldü.

Robot araç, uzaktan kumandayla arazide mayın arama ve tarama sağlayabiliyor. Aracın ön bölümündeki metal parça mayını gördüğünde sensör sistemiyle oluşturulan ışık ve ses uyarısı devreye giriyor. Mayını algıladığında araç, arkasından gelen askeri araca görsel ve sesli uyarı veriyor.

Tüylü çan çiçeği’ni koparana 41 bin lira ceza

Dünyada sadece 300 türü bulunan ve Aydın’da yetişen tüylü çan çiçeği, yalnızca bu coğrafyada görülmesi nedeniyle hassas bir şekilde korunuyor.

Campan.lasi.pic2

Dünyada sadece Aydın’ın Kuşadası ilçesindeki Dilek Yarımadası Milli Parkı’nda yetişen tüylü çan çiçeğinin koparılması halinde 41 bin lira idari para cezası uygulanıyor. Nisan ile haziran ayları arasında çiçek açarak doğal yaşam alanı Dilek Yarımadası’nı süsleyen tüylü çan çiçeği (campanula tomentosa), doğa fotoğrafı tutkunlarının ilgisini çekiyor.

kj7e

Dünyada 300 türü bulunan çan çiçeğinin sadece Dilek Yarımadası Milli Parkı’nda yetişen türü olan tüylü çan çiçeği, mor renkleriyle ve tüylü dokusuyla türdeşlerinden ayrılıyor.

Kaya ve duvar kenarlarında öbekler şeklinde açan çan çiçeği, endemik bir tür olarak sadece bu coğrafyada görülmesi nedeniyle hassas şekilde korunuyor.

*