Ağabeyi M.B.’nin şiddetine uğradığı için bir dönem Kadın Sığınma Evi’nde kaldığını belirten H.B. buradayken hastanede tanıştığım E.P. ve sığınma evinde tanıştığı N.U. adlı kadının yönlendirmesiyle N.Ç.’nin tecavüzüne uğradığını söyledi. H.B.’nin ifadeleri doğrultusunda iki ağabeyi ile 43 yaşındaki N.Ç., 56 yaşındaki E.P. ve 35 yaşındaki N.U. tutuklanarak cezaevine kondu. Ağabeyler savcılık ve sorgu hakimliğinde kız kardeşleri ile ilişkiye girdiklerini kabul etti ancak zor kullanma olmadığını ileri sürdü. E.P. ve N.Ç. ise para karşılığında H.B. ile birlikte olduklarını iddia etti. Sanıklar hakkında 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
İki ağabey dışındaki sanıklar ilk celsede tahliye edilirken, A.B. ve M.B. ise 7 ay cezaevine kaldıktan sonra her duruşmaya katılmak koşulu ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. İmam A.B., Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından başlatılan idari soruşturma kapsamında görevden alındı. 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki görülen tüm duruşmalarda ağabeyler bu kez suçlamaları kabul etmeyerek, kız kardeşleri H.B.’nin kendisine iftira attığını iddia etti. Kadın sığınma evinde kalan H.B. de mahkemeye gönderdiği mektubunda ağabeylerine iftira attığını öne sürdü.
İFADE DEĞİŞİLİĞİ YÖNLENDİRMEDEN
2’nci Ağır Ceza Mahkemesi duruşma savcısı celse arasında sunduğu mütalaasında H.B.’nin gerek emniyette, gerek soruşturma aşamasında cumhuriyet savcısına ayrıntılı şekilde ifade verdiğine değindi. Sanıklar A.B. ve M.B.’nin Cumhuriyet Savcısı huzurunda vermiş oldukları ifadelerinde eylemleri kabul ettikleri, ancak zorlama unsurunu kabul etmedikleri bu ifadelerini Sulh Ceza Mahkemesinde hakim huzurunda da tekrar ettikleri, mağdurenin kovuşturma sırasında ifade değişikliğinin görmüş olduğu tesir sebebiyle sanıkları cezadan kurtarmak için yönlendirilmiş olduğuna işaret edildi. Bu ifade değişikliğine yapılan yargılama sırasında kardeşi olan R.A.’nın sebebiyet verdiğinin ifade edildi mütalaada, savcı A.B.’nin iddianamedeki gibi 13 yıldan 22.5 yıla kadar, diğer ağabeyi M.B.’nin ise 10.5 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti.
KIZ KARDEŞE DE SUÇ DUYURUSU
Cumhuriyet Savcısı, yine aynı dosyada yargılanan E.P. ve N.Ç.’nin 10 yıla kadar, onlara yardım eden kadın N.U.’nun ise 5 yıla kadar hapis cezasına mahkum edilmesini istedi. Savcı, sanıkların hükümle birlikte tutuklanmasını talep etti. Savcı ayrıca kız kardeş R.A. hakkında da ‘yalan tanıklık, yargı görevini yapanları etkilemek’ten suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmesini mütalaa etti. İmam A.B. ve M.B.’nin avukatı Erhan Topcu, esas hakkındaki savunmasında H.B.’nin iddia ettiği zaman diliminde müvekkili A.B.’nin Kars’ta öğrencilerine ders verdiği döneme geldiğini söyledi. Müvekkillerinin suçsuz olduğunu iddia eden Erhan Topcu, H.B.’nin yazdığı mektupla ağabeylerine iftira attığını hür iradesiyle beyan ettiğini savundu.
Mahkeme heyeti, sanıkların mütalaa hakkında savunmalarını hazırlamaları, bayram ve adli tatil sürecini dikkate alarak duruşmayı 29 Eylül’e erteledi.